Sosyal Medya

EKONOMİ

Borcu olanlara güzel haber! Siliniyor

Borucu olan yüz binlerce kişiye güzel haber geldi. O borçlar tamamen siliniyor. Başvurmak yeterli oluyor.

 

Yurt dışında olup GSS prim borcu olanlar için güzel haber geldi. GSS prim borcu çıkartılan gurbetçi vatandaşlar gerekli belgeleri getirdiği taktirde borçları siliniyor. Vatandaşlar borçlarına sildirmek için yurt dışı çalışma belgesi, konsolosluklardan yurt dışında ikamet ettiği süreyi gösteren belge veya taşınma tarihinde yurt dışında olduğunu kanıtlayan bir belgeyi getirmesi gerekiyor. Yurt dışında öğrenim görenler ise öğrenim belgelerini getirerek borçlarını sildirebilirler.

Sigortalı olarak bir işte çalışmayan ve bakılmakla yükümlü olmayanlar re’sen genel sağlık sigortalısı (GSS) sayılır. Bunlardan, resmi ikametgahını aldırmadan yurt dışına gidenlere, Türkiye'de sağlık hizmetlerinden yararlanıp yararlanmadığına bakılmaksızın GSS prim borcu çıkartılır. Çalışma belgesi veya konsolosluklardan yurt dışında ikamet ettiği süreyi gösteren belge sunanlar veya taşınma tarihinde yurt dışında olduğunu kanıtlayanların prim borcu silinir. Yurt dışında öğrenim görenler ise öğrenim belgelerini getirerek borçlarını sildirebilirler. 
 
Habertürk'ten Ahmet Kıvanç borç ilgili kendisine yöneltilen soruları şu şekilde yanıtladı:
 
YURT DIŞINDA YAŞAYANLARIN GSS PRİM BORCU NASIL SİLİNİR?
 
Ben Haziran/2016’da TÜBİTAK’ın tersine beyin göçü programı ile ülkeye dönen bir akademisyenim. 2017 Mart ayından itibaren bir Devlet Üniversitesinde görev yapıyorum. Yurt dışında bulunduğum süre için e-Devlet’te adıma GSS prim borcu yüklendiğini gördüm. Hangi SGK şubesine gittiysem silmediler. Konsolosluktan yurt dışında bulunduğumu teyit eden belge sunmama, CİMER'e de yazmama rağmen kimse sorunu çözmüyor. Tüm söyledikleri, önceden adres bildirimi yapmam gerektiği halde bunu yapmadığım. Bu yüzden 3.500 TL’ye yakın bir parayı, ülkede bulunmadığım, sağlık hizmeti almadığım halde ödemek bana ağır geliyor. Bu konu hakkında verebileceğiniz bir çözüm önerisi var mıdır? Bu durumda olan insanlar için de bir yazı yazabilir misiniz? (Eyüp K.)
 
Sigortalı bir işte çalışmayan, bakılmakla yükümlü olmayan kişilerin genel sağlık sigortası (GSS) tescili re’sen yapılmaktadır. SGK’nın 2019/17 sayılı Genel Sağlık Sigortası Tescil ve Prim İşlemleri Genelgesi’nde, ikametlerini yurt dışına aldıran kişilerin genel sağlık sigortalılığının nasıl sona erdirileceği hususu ayrıntılı olarak düzenlenmektedir.
 
Kanuna göre, bir kişinin genel sağlık sigortalısı sayılabilmesi için Türkiye’de ikamet etmesi ve başka bir ülkede sağlık yardımlarından yararlanmaması gerekir. Bu nedenle, yurt dışında ikamet eden veya başka ülkede sağlık yardımlarından yararlanma hakkı olan kişiler GSS kapsamına dahil edilmiyor.
 
Yurt dışında ikamet edenlerden resmi ikametini yurt dışına aldırmaması nedeniyle GSS prim borcu çıkartılanlar için 18 Nisan 2014 tarihine kadar yurt dışında bulunduklarını öğrenim belgesi, çalışma belgesi, konsolosluktan alınacak belge, pasaport veya internet üzerinden ilgili SGK personeli tarafından yurt dışına gidiş dönüş tarihlerinin sorgulanması yoluyla kanıtlanması halinde, bu belgelere istinaden sigortalılıkları sona erdirilebilmektedir.
 
18 Nisan 2014 tarihi sonrası için ise başka bir ülkede sağlık sigortasından yararlanma hakkı bulunmayanların nüfus müdürlükleri veya yurt dışı temsilciliklerinden alacakları onaylı Adres Beyan Formunda/Adres Bilgileri Raporunda yer alan veya adres kayıt sistemi üzerinden tespit edilen beyan tarihi esas alınarak, yurt dışına taşındığı veya taşındığını beyan ettiği tarihten bir gün öncesi itibarıyla GSS tescil işlemi sonlandırılır.
 
Destekleyici mahiyette istenilecek çalışma belgesi veya konsolosluktan alınacak yurt dışında ikamet ettiği süreyi gösteren belgelerden birini ibraz etmeleri ya da internet üzerinden SGK’nın ilgili personelince yurt dışında bulunma tarihleri tespit edilirse, GSS tescili taşınma tarihi itibarıyla sonlandırılır.
 
Genelgede yer alan, sizin durumunuza da uyduğunu düşündüğüm örneği özetleyerek veriyorum.
 
Örneğin, ikameti Türkiye’de olması nedeniyle 1 Ocak 2012 tarihinden itibaren GSS’li sayılan ve daha sonra yurt dışına taşınan bir kişinin 5 Mart 2017 tarihinde Adres Beyan Formu verdiğini, yurt dışına taşınma tarihinin de 16 Mayıs 2015 olduğunu varsayalım. Bu kişinin genel sağlık sigortalılığı, 4 Mart 2017 tarihi itibariyle sonlandırılır. O tarihe kadar çıkartılmış olan GSS prim borçlarını ödemek zorunda kalır.
 
Ancak, bu kişi çalışma belgesi, konsolosluktan alınacak yurt dışında ikamet ettiği süreyi gösteren belge gibi resmi belge ile taşınma tarihinde yurt dışında olduğunu ispatlarsa sigortalılığı 15 Mayıs 2015 tarihi itibarıyla sona erdirilir. Yani, yurt dışında olduğu sürelerin GSS prim borçları silinir.
 
Yurt dışında öğrenim gören öğrenciler adres kayıt sisteminde yer alan resmi ikametlerini yurt dışına taşımamış olsalar dahi GSS tescillerinin, öğrenim sürelerini gösteren öğrenci belgelerinin SGK’ya sunulması halinde öğrencilik başlangıç tarihi itibarıyla sonlandırılması gerekir. Öğrencilere bu konuda prim borcu çıkartılmaz.
 
TAVANI AŞAN KAZANÇLAR İÇİN ÖDENEN PRİMLER SGK’DAN NASIL GERİ ALINIR?
 
Aynı anda 2 veya 3 firmadan 30 günlük primler yatırılmak suretiyle çalışıyorum. Bunun emeklilikte bana ne gibi faydası veya zararı vardır? Örneğin 2020 yılında şubat ayında üç ayrı işverenden 5.000,00 + 3.149 + 4.196 = 12345 TL prim yatırıldı. Prime esas kazanç üst sınırını geçen tutarları SGK’dan hangi yolla ve nasıl talep edebilirim? (İsimsiz)
 
SGK’ya bildirilen prime esas kazanç ne kadar yüksek ise emekli aylığı da o kadar yüksek olur. Ancak, asgari ücretin 7.5 katını aşan aylık kazançlar emekli aylığı hesabında dikkate alınmaz.
 
Aynı anda birden fazla işverenden ücret alan 4/a’lı çalışanlar için prim günü sayısı 30’u aşamaz. Bir ayda ödenen prim tutarı aylık asgari ücretin 7.5 katını (31 Aralık 2016 tarihinden önceki dönemler için asgari ücretin 6.5 katını) aşarsa, aşan kısmın yüzde 15’i oranında prim iadesi yapılır. Tavanı aşan kazançlar için yapılan prim iadesine faiz işletilmez. Talep etmeyene de prim iadesi yapılmaz. Bu nedenle, gecikmeden iade başvurusunu yapmak gerekir.
 
Şubat ayı için verdiğiniz örnekte iadeyi gerektiren bir prim ödemesi bulunmuyor. Yukarıda da belirttiğim gibi, prim iadesi alabilmek için farklı işverenlerden SGK’ya bildirilen prime esas aylık kazancın, asgari ücretin 7.5 katından fazla olması gerekir. 2020 yılı için tavan tutarı aylık 22.072 TL’dir. Örneğin üç ayrı işverenden şubat ayı için toplam 30 bin TL kazanç bildirilmiş olsaydı, bu durumda tavanı aşan 7.927.50 TL’nin yüzde 15’i oranında, yani 1189 TL prim iadesi alabilirdiniz.
 
Kazanç bildirim tutarlarınızı yıllık olarak göndermişsiniz. Bu listeye bakarak prim iadesi alıp alamayacağınız hesaplanamaz.
 
Ancak aşağıda verdiğim prime esas kazanç tavanı rakamlarına bakarak, aylık bazda bu tutarı aşan kazanç bildirimi olup olmadığını tespit edebilirsiniz. İlgili yıldaki aylık kazanç bildiriminiz tavanı aşarsa, aşan tutara ait primlerin iadesini, işyerinizin bağlı bulunduğu sosyal güvenlik il müdürlüğüne/merkezine başvurarak talep edebilirsiniz.
 
Aylık prime esas kazanç tutarı yıllara göre şöyle:
 
2020 : 22.072 TL
 
2019 : 19.188 TL
 
2018 : 15.221 TL
 
2017 : 13.331 TL
 
2016 : 10.705 TL
 
2015 2. Yarı : 8.278 TL
 
2015 1. Yarı : 7.810 TL
 
EMEKLİLİK İÇİN PRİM GÜNÜ YETMEYENLER PRİMLERİNİN NE KADARINI ALABİLİR?
 
01.06.1955 doğumluyum. SSK başlangıç 1977, toplam ödenen prim 1687 gün. Sokakta yaşıyorum, prim ödeyip emekli olmam mümkün değil. Toplu ödemeyi nasıl ve ödenen prim parasının ne kadarını alabilirim? (İsmi saklı)
 
Normal emeklilik ve yaş haddinden emeklilik için yaşı doldurduğunuz halde prim gününüz 3600’den eksik olduğu için, ödenmiş primlerin bir kısmını toplu ödeme olarak alabilirsiniz. Ancak, alacağınız prim iadesi tatminkar olmayacaktır. Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK),yasa gereği sadece işçi adına yatırılan emeklilik primlerini iade eder. İşveren adına yatırılan primleri iade etmez.
 
Prim iadesi almak için en son çalıştığınız işyerinin bağlı bulunduğu sosyal güvenlik merkezine veya il müdürlüğüne başvurmanız gerekir.
 
ERKEN EMEKLİLİK İÇİN MEB’DE ÖĞRETMENLİKTEN AYRILMAK MANTIKLI MI?
 
12.10.1974 doğumluyum. 5 Ağustos 1990 sigorta girişim var. 15 gün normal çalışma yaptım, okul ya da çıraklık değil. Sonra çalışmadım, üniversiteye gittim. 11 Eylül 2000’de MEB’de öğretmen olarak göreve başladım. Bu aradaki boşluğu isteğe bağlı doldurup 52 yaşında emekli olabilir miyim? Ya da öğretmenlikten istifa ederek 3.5 yıl sigortalı olarak çalışarak 52 ya da 53 yaşında emekli olabilir miyim? (Ahmet S.)
 
Aradaki boşluğu isteğe bağlı sigorta primi ödeyerek doldurmak mümkün değil. Memuriyetten önceki 15 günlük SSK’lı sürelerinizin, Emekli Sandığı’ndan emeklilikte size bir katkısı olmaz.
 
Memurluğu bırakıp SSK’dan emekli olmak isterseniz 52 yaşında emekli olabilirsiniz. Sizin de belirttiğiniz gibi, SSK’dan emekli olabilmek için memurluktan ayrıldıktan sonra 3.5 yıl 4/a kapsamında çalışmanız gerekir. Ancak, öğretmenlere 3600 ek gösterge ile ilgili verilmiş bir taahhüt bulunduğunu hatırlatmak isterim. Bu taahhüt ne zaman gerçekleşir bilinmez ama devletin kayıtlarına bir kere girdi. Karar verirken, 3600 ek gösterge ile 4/c’den (Emekli Sandığı) emekli olmanın size sağlayacağı avantajı da dikkate almalısınız.
 
KAMU İŞÇİSİ EMEKLİLİK DİLEKÇESİNİ NE ZAMAN VERMELİ?
 
Kamuda 35 senedir çalışıyorum. 14 Ocak’ta mı, 14 Temmuz 2021’de mi emekli olmalıyım? Kamuda olduğum için kıdem tazminatını ikisinde de zamlı alabiliyorum ama emekli aylığı bakımından hangisi avantajlı olur? (Halil K.)
 
Emeklilik dilekçesinin ne zaman verileceği konusunda nasıl karar verileceği hususunda 16 Kasım 2020 tarihinde ayrıntılı bilgi verdim. Bu yılki enflasyon ve gayri safi yurtiçi hasıla (GSYH) verileri ile yıl içinde yapılan emekli aylığı artışlarını dikkate aldığımızda kamu işçilerinin emeklilik dilekçesini 14 Ocak’ta vermesi ile 15 Ocak’ta vermesi arasında önemli bir fark bulunmayacağı görülüyor.
 
Emeklilik dilekçesini 14 Ocak’ta veren kamu işçisinin emekli aylığı 2020 yılındaki emekli aylığı artışlarına göre hesaplanır. 14 Ocak’tan sonra verenlerinki ise 2020 yılı güncelleme katsayısı baz alınarak ocak ayı emekli aylığı belirlenir. 2020 yılına özgü olarak ikisi arasında kayda değer bir fark olmayacağı anlaşılıyor.
 
15 Ocak’tan sonra dilekçe verenler ile yıl içinde dilekçe verenlerin emekli aylığında da fark olmaz. Yıl içinde yapılacak emekli aylığı artışlarından ikisi de yararlanır.
 
EMEKLİLİK DİLEKÇESİ NE ZAMAN VERİLMELİ?
 
Prim günümü doldurdum, yaşımı bekliyorum. 1 Haziran 2021 tarihinde de yaşımı dolduruyorum. Buna göre, emeklilik dilekçesini ne zaman vermem uygun olur? (Nizamettin G.)
 
Özel sektörde çalışan işçiler, 1 Ocak - 31 Aralık tarihleri arasında ne zaman emeklilik dilekçesi verirlerse versinler, yıl içinde yapılan emekli aylığı artışlarından aynı şekilde yararlanırlar. Emekli aylığı bağlattıktan sonra çalışmaya devam edecekseniz, yaşı doldurunca hemen dilekçe vermeniz daha avantajlı olur. 30 Haziran’a kadar dilekçe verirseniz 1 Temmuz’dan itibaren emekli aylığınız bağlanır.
 
ÜCRETSİZ İZİNDE AYRIMCILIĞA UĞRAYAN İŞÇİ KIDEM TAZMİNATI ALABİLİR Mİ?
 
Şirketimde pandemi nedeniyle evden çalışmaya devam ederken, işveren önce yıllık izinlerimizi kullanmaya zorladı, sonra da ücretsiz izin verdi. 17 Ocak 2021 tarihine kadar işten çıkartmalar kanunen yasaklanmış bulunduğundan, en son 17 Kasım'a kadar verilmiş olan ücretsiz izin 2 ay daha uzatıldı. Toplamda bana 5.5 ay ücretsiz izin kullandırılmış olacak. Üstelik, departmanda herkes mesaiye kalmak suretiyle çalışırken, ücretsiz izin, mütemadiyen adil olmayan bir biçimde, sadece aynı iki personel için uygulanıyor. Bu uygulama, çalışan için mobbing olarak kabul edilebilir mi? Bu durumda ne yapılmalıdır? (Emin C.)
 
Aynı departmanda aynı işi yapan personelden bir kısmı fazla mesai yaptırılarak çalıştırılırken, iki kişinin mütemadiyen ücretsiz izne ayrılması işverenin eşit davranma yükümlülüğüne aykırıdır. Üstelik ücretsiz izin uygulamasının 30 Haziran 2021 tarihine kadar uzatılma ihtimali bulunuyor.
 
Hukuki yardım alarak, önce haksız uygulamanın sona erdirilmesi için ihtar çekip, haksızlık giderilmediği takdirde haklı fesih yoluna gidebilirsiniz. İşveren kıdem tazminatınızı hemen vermeyecektir. Bu durumda önce arabulucuya başvurmanız, burada uzlaşma sağlayamazsanız dava açmanız gerekir.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.